EY Work Reimagined 2025 Araştırması yayımlandı!

Uluslararası danışmanlık hizmetleri şirketi EY, 29 ülkeden 15.

EY Work Reimagined 2025 Araştırması yayımlandı!
Yayınlama: 27.11.2025
4
A+
A-

Uluslararası danışmanlık hizmetleri şirketi EY, 29 ülkeden 15.000 çalışanın ve 1.500 işverenin katılımıyla gerçekleştirdiği EY Work Reimagined 2025 Araştırması’nın sonuçlarını açıkladı. İş dünyasında yetenek dinamiklerinin nabzını takip eden ve bu sene yapay zekânın iş dünyası üzerindeki etkilerini odağa alan araştırma; yapay zekâ (AI) uygulamalarıyla insan kaynağının bu dönüşüme hazırlık düzeyi kapsamında bazı gelişime açık alanlar olduğunu gözler önüne seriyor. Ayrıca araştırma, yapay zekânın güçlü bir yetenek stratejisi temelinde uygulanarak etkin biçimde kullanılmasıyla, bunun şirketlerin verimliliğini %40’a kadar yükseltme potansiyeli taşıdığını ortaya koyuyor. 

Yetenek stratejilerinin yapay zekâ odağında geliştirilmesi önem kazanıyor

Araştırmaya katılan çalışanların %88’i günlük rutin işlerinde yapay zekâyı kullandığını belirtiyor; ancak bu kullanım çoğunlukla bilgi araştırması yapmak (%54) ve belge özetlemek (%38) gibi temel uygulamalarla sınırlı kalırken, çalışanların yalnızca %5’i yapay zekâyı iş yapış biçimlerini dönüştürecek şekilde, ileri düzeyde kullanıyor. Bununla birlikte araştırma, yapay zekânın iş dünyasında yaygın şekilde benimsenmesine rağmen, çalışanların yapay zekâyla ilgili bazı endişeleri olduğunu da ortaya koyuyor. Çalışanların %37’si, yapay zekâya aşırı bağımlılığın kendi yetenek ve uzmanlıklarını zayıflatabileceğinden endişe ederken; %64’ü artan performans baskısı nedeniyle iş yüklerinin arttığını düşünüyor. Aynı zamanda çalışanların yalnızca %12’si, yapay zekânın sunduğu verimlilik potansiyelinden tam anlamıyla yararlanabilecek düzeyde eğitim aldığını belirtiyor. Ayrıca işverenlerin kurum içi yapay zekâ uygulaması sunma çabalarına rağmen, çalışanların kurum tarafından resmi olarak onaylanmayan yapay zekâ araçlarına yönelmesiyle “gölge yapay zekâ” (“shadow AI”) kullanımı yaygınlığını koruyor. Araştırmaya göre, dünya genelinde farklı sektörlerde çalışanların %23 ila %58’i bu gibi uygulamalara yöneliyor.

Araştırma, önemli bir konuya daha dikkat çekiyor: Yetersiz öğrenme fırsatları ve yanlış ödüllendirme sistemleri gibi kırılgan yetenek temelleri üzerine kurulan yapay zekânın ve yeni teknolojilerin potansiyel faydaları, büyük ölçüde azalıyor. Araştırmaya göre, yetenek ve teknolojiyi etkin biçimde entegre ederek “yetenek avantajı” (“talent advantage”) elde eden kurumlar daha yüksek değer kazanımı elde ediyor. Ancak bu seviyeye ulaşma yolunda ilerleyen kurumların oranının yalnızca %28 olduğu görülüyor.

Çalışan memnuniyeti artarken, yapay zekâ yetkinlikleriyle dış fırsatlar daha cazip hale gelebiliyor

Çalışan deneyiminin ölçülmesinde temel bir gösterge olan “küresel yetenek sağlığı” (“global talent health”) endeksi geçen yıla göre 0–100 ölçeğinde 10 puan artarak 55’ten 65’e yükseldi. Yaklaşık %18 oranındaki bu yükseliş; şirketlerde ödüllendirme, gelişim ve kurum kültürüne yönelik memnuniyetin arttığını yansıtıyor. Aynı zamanda küresel çapta çalışanların işten ayrılma isteği %29 oranına gerileyerek, 2021’de görülen %43’lük zirveye kıyasla son dört yılın en düşük seviyesine geldi.

Bununla birlikte, istihdamın yavaşladığı dönemlerde çalışanların mevcut pozisyonlarına daha sıkı tutunduğu gözlemleniyor. Ancak yapay zekâ söz konusu olduğunda tablo değişiyor. Liderlik yaklaşımı, yapay zekânın benimsenmesini ve sürekli öğrenmeyi destekleyen kurum kültürü oluşturmada kritik bir rol oynarken, ekibine güvenen, onları geliştiren ve önemseyen liderler kurum kültürünün tonunu belirliyor ve yetenek sağlığının %44’ünü şekillendiriyor.

Araştırma ayrıca çalışanların yetkinliklerini geliştirmeye yönelik yatırımların, dönüşümü hızlandırdığını, ancak aynı zamanda çalışan bağlılığı konusunda bazı zorluklar oluşturduğunu ortaya koyuyor. Araştırmaya göre; yılda 81 saatten fazla yapay zekâ eğitimi alan çalışanlar, ortalamanın üzerinde haftalık 14 saatlik bir verimlilik artışı bildiriyor. Ancak, yapay zekâ yeteneklerine olan talebin fazlalığı ve dış fırsatların şirket içi terfi döngülerinden daha cazip hale gelmesinden dolayı bu çalışanların mevcut işlerinden ayrılma olasılığı %55 daha fazla olabiliyor. İşverenler, çalışanların teknolojiye erişim, esneklik ve yapay zekâ becerilerini kullanmalarına imkân tanıyan kariyer fırsatlarını da içeren kapsamlı bir paket sunarak çalışanları elde tutma konusunda zorlukları azaltabilir.

Yetenek avantajı şirketlere değer katıyor

Araştırma, insan faktörleri ile yapay zekâ entegrasyonu arasındaki etkileşimi; yapay zekâ benimseme başarısı, öğrenme, yetenek sağlığı, kurum kültürü ve ödüllendirme mekanizmaları olmak üzere beş temel alanda ortaya koyarken, bu alanlarda öne çıkan kurumlar “yetenek avantajı” elde ederek yapay zekâdan dönüşümsel bir değer elde edebiliyor.

EY Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Bölüm Başkanı ve Şirket Ortağı Gökhan Gümüşlü, araştırma ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:

“EY olarak, küresel yetenek dinamiklerini, yapay zekânın benimsenmesini ve çalışma kültüründeki değişimleri daha iyi anlamak adına gerçekleştirdiğimiz EY Work Reimagined 2025 Araştırması; yapay zekânın iş dünyasındaki mevcudiyetini her geçen gün artırdığını gözler önüne seriyor. Çalışanların ve işverenlerin yapay zekâyı benimseme oranlarının da giderek yükseldiğini gösteren araştırmada, etkili kurgulanmayan modellere entegre edilen teknoloji ve yapay zekâ yatırımlarının gerçek potansiyelini ortaya çıkaramadığını gözlemliyoruz. Araştırmaya göre, şirketlerin yetenek stratejisindeki bazı eksiklikler nedeniyle kaçırdıkları verimlilik artış potansiyeli yaklaşık %40 oranına ulaşabiliyor. Bu noktada, çalışanların yapay zekâyla ilgili endişelerinin giderilmesi, işveren tarafında yatırım modellerinin doğru dizayn edilmesi önem taşıyor. Kısacası insanı merkeze alan yöntemlerle yapay zekâ uygulamaları ve iş gücünün daha uyumlu hale getirilmesi gerekiyor. Yapay zekânın, gelecekte yetenek gücüyle çok daha ileri bir seviyeye ulaşacağı aşikâr. İş dünyasının her geçen gün yeniden şekilleneceği bu yakın gelecekte rekabet avantajı elde etmek isteyen şirketlerin, insan faktörünün merkezde olduğu yapay zekâ dönüşümüne ivme kazandırmaları gerekiyor.” 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.